Gerek özel sektör gerekse kamu tarafında geliştirme yapan, yaptığını iddia eden herkesi yakından takip ederim. Kamu kurumları arasında milliliğe önem veren ilk kurumun “İller Bankası” olduğunu söyleyebilirim.
Özel sektör için isim vermeyeceğim ama Bilişim Alanında faaliyet gösteren bir çok firmanın popülizmden öteye geçemediklerini gözlemlerim sonucunda tespit ettim. Kamunun geliştirme yapmaması gerektiğini vurgulayan sektörün sözde önde gelenleri, kamu tarafında yapılan Harika işler neticesinde öyle bir korkuya kapıldılar ki, Bilişim Bakanlığı kurulsun çağrısı bile yaptılar. Baktılar kamu ekosistemi kurabiliyor ve milli diye verdikleri yabancı firma devşirme ürünleri fark edildi, hemen tornistan yaparak Bilişim Bakanlığı söylemlerine sarıldılar.
Hakikaten bağımsız denetim yetkisine sahip olmak ayrı bir zevk. Düşünsenize, görüş bildirirken ne siyasi, ne politik ne de ticari kaygı taşımadan sadece yeni nesiller için fikir, proje, rapor ve bilgi aktarımlarında bulunabiliyorsunuz. Umarım bağımsız, aklını kiraya vermeden milli bilişim seferberliğine katkı sağlayacak nice insanlar ego olmadan bir araya gelir.
Nalına ve mıhına vurduktan sonra asıl meselelere gelelim…
Bilindiği gibi ulusal siber güvenlik stratejileri 2016-2019 dan sonra elle tutulur bir çalışma görülmemişti. Şimdi yeni nesil ve bağımsız siber güvenlikçilerin hazırladığı 2019-2023 stratejileri merak konusu oldu.
Aslında bu tip çalışmaların kim tarafından yapıldığı ya da ne amaçla yapıldığı çok önem arz etmiyor.
Asıl önemli olan uygulanabilirliği ve yeni fikirlerin vatandaşlar tarafından benimsenmesi diye düşünüyorum. Örneğin telefon dolandırıcıları ve kurumsal firmaların sistem hatalarından kaynaklı ve insanları bıktıran, kamu adına mağduriyet açıklamalarının ötesinde çözümlerin üretilmesi gerekmektedir.
Aksi halde Nobel ödülü dahi alsanız vatandaş sadece izliyor ve somut bir şey yaşamıyorsa hiç bir anlam ifade etmiyor demektir.
Daha somut bir şekilde ifade etmek gerekirse, firma sahipleri ile bizzat tanıştığım ve insanların görünen alım gücüne veya görünen mevkisine göre yakınlık derecesini belirleyen kişilerden oluştuğunu tespit ettim.
Elbette mevcut konjonktüre göre pozisyon alan babacan yürekli ve gençlere olabildiğince destek veren iş adamları da var. Hatta Allah sayılarını arttırsın diye duamızda var ama çok az sayıda. Katıldıkları organizasyonlarda elemanları tarafından geliştirilen veya yerli yazılım için gerekli enstrümanları bilmezlikten gelerek milli yazılım, milli teknoloji çağrısında bulunmaları bana Yeşilçam’ın efsane karakterlerinden Bilo Ağa’yı hatırlatıyor. Önce kandırılıp ardından kandırmanın kompetanı olup sözde zengin olması gibi.
Bilenler bilir, HGS ile ilk entegre olan kredi kartı Asya Bank’a aitti. Hizmet bedeli ya da gecikme bedeli ile vurgun yapanlar FETÖ operasyonları kapsamında belasını buldular (sa) özel sektörün yalancı millileri ile Five-Eyes ın distribütörlüğünü yapan ihale şampiyonları ne zaman ve nasıl belalarını bulacaklar acaba?
Bana göre buldular. Devletin gofret olmayan haysiyetli onurlu çalışanlardan oluşan departmanları harıl harıl raporlar hazırlayıp, aldatılan yöneticileri uyarmayı başarmış görünüyor ki Havelsan, Roketsan, TAİ gibi kurumların yanında ROBOTSAN için düğmeye basılmış gibi görünüyor.
Kamu kurumlarında, özel sektörün verdiği hizmet ve ürünler sayesinde daire başkanı olanların alınlarının secdeye gitmesi yeterli görünmüyor ki, Bağımsız Stratejist ve raportörlerden destek isteniyor. Emir komuta ya da hiyerarşik yapıların dışında kalan ve gerçek kişi ünvanlı liyakat sahibi gençlerin Ulusal Siber Güvenlik diplomasisini tartışmaya açmaları, bir çok özel sektör temsilcisi ile kirli ilişkiler içinde bulunanları da deşifre etti.
Bana göre bu yanlıştan dönmeleri için son şansı olduğunu bilenler kurumları için olası bir dijital ambargo durumunda alternatif sistemler için de rapor hazırlığındalar.
Bu raporlarda, bu güne dek nasıl verilerin sınıflandırıldığını, KVKK’ya aykırı işlemlerin olduğunu, hassas verilerin koruma adı altında nasıl peşkeş çekildiğini ve daha nice aldatmacayı açıkça yazmaktan başka çareleri yok.
Bu hakikat içerikli raporlar elbette özel sektörün yalancı ve para uğruna vatanlarını peşkeş çekenlerinin işlerine çomak sokacak ve belki de özel sektörden elde ettikleri, okul bursları, hediyeler, prim gibi etik olmayan kazanımlarını da kaybedecekler. Ve yine belki de tek kazanımları, son nefeslerini verdiklerinde hatta çene kaparken La İlahe İllalah demeyi nasip et diyenlerin bu duasına amin diyenlerin sayısını arttırmak olacaktır. İlahi adaletin hükmü ne olur bilinmez elbet.
Sevgili okur; hakikat okumak Zoruna gittiyse beni aklından dahi geçirme ve çalışmalarına devam et. Yok illa da aklından geçirip geçirip üç kuruş veya kişisel hırsların için popülist olacaksan ben sizler için düşünen bir yapay zeka ile milletime verdiğiniz zararları ortadan kaldırdım bile.
Sahipsiz ya da kralı sandığınız bilişim tarlası Five-Eyes a aitti. Şimdi, Hilal’in Gölgesinde olgunlaşan Kızıl Elmaya hizmet et. Hizmet et ki, yine hak ettiğin standartta, standart yükseltmek için yaşa ki neslin seninle gurur duysun.
Başkalarının fikir ve iş modellerini çalmaktan vazgeçip hakikat ile geliştirme yapmak isteyenler; “Fikir Sıçanı”ndan” Bedava İş Fikirleri ekini Bayinizden İstemeyi unutmayınız;)
Milli olmayanları açığa çıkarmanız çok mertçe. Onların peşlerini bırakmayıp yürekli Milli Mücadele veriyorsunuz Burak Bozkurtlar. Sizi kutlarım. Umarım ROBOTSAN sizin gibi ciddi ve ehli kişiler tarafından yönetilir.
Five Eyes karşı KIZIL ELMA!