AB vize muafiyeti görüşmeleri esnasında Türkiye’den istenen 72 madde içerisinde kabul ettiğimiz yasaların çoğu, Kişisel verilerin korunması ” kanunu uyarınca yapılması gerekenler üzerineydi. Neticede, terör düzenlemesini ret eden Türkiye vize muafiyetinden yararlanamadı ama AB normlarını yine, gelişmiş olan ülkeler kategorisinde olmak yani medeniyet denilen seviyeye ulaşmak için uygulamaya başladı.
Biraz daha açıklamak gerekirse, hızlı bir şekilde önlem almaz isek, bize ele geçirilmiş olduğu söylenecek olan maniple edilmiş olan verilerimizi yayınlayacak siber terör grupları yeşerecektir.
Siber Milis’ler, Efe’lerin meydan muharebelerine tanıklık edeceğiz…
Devlet başkanımız tarafından dile getiren “Güvenlik Konseyi” ve bu konsey için verilen talimat ile Devlet Denetleme Kurulu göreve çağrıldı. Denetleme kurulundaki herkese canı gönülden siber güvenlik başlıklarında yardımcı olmamız gerekli. Ancak burada ki hassas konu “Abiler” ile “Ağabeyleri” ayırt edebilme yeteneğine sahip olanlar tarafından, dikkatlice yazılacak raporlara destek verme konusudur.
Bu yasal uyarıyı güvenlik konseyinde devlet başkanımızın dile getirdiği, “Akademide aradığımız özellik devlete bağlılık” ve bilgidir… Bu doğrultuda kendine güvenen öğrenci ya da okula gidemeyenlerin online platformlar üzerinden bilgilerini paylaşması için de tam zamanı diyebiliriz.
Burada bu eğitimi alanlar ile bilgisini paylaşanların sürekli kendilerini güncellemeleri ve siber güvenlik sektörüne, canlı, taze, enerjik ve elbette ki egosuz kalifiyeli (edit: egosuz kalifiyeli, tıpkı katıksız yakıt gibidir. çevreye zarar vermez, doğa ve yeşil dostudur…) iş gücü olacaklardır.
İnanın, bu ekip istese gecede doğru olmayan yollardan ciddi gelirler elde edebilir ve bunu asla düşünmez. Çünkü beyaz taraf berraktır. Bilgi berraktır ve hakkını vermek gerekir…
Facebook tarafından gelen son haberler ise pek yakın zamanda siber saldırganların ele geçirip yayınlayacağı ve kullanıcılara ait olan SMS, ses kaydı ve messenger kayıtlarının sadece ufak ayak sesleridir.