Cumhuriyetimizin 100. Yılına ramak kala teoride yükseliş pratikte ise çöküş gibi anlamlarla 1 asır öncesini iyi bilen ya da dünyadan bihaber olduğu iddia edilen yeni nesillerin ülkenin kaderine nasıl etki edebileceği hepimizin malumu değil mi? Türk ve Kızılderili atasözlerinde sıklıkla rastlanan geçmişin hakikatli izlerine vakıf olmanın da yaşı pek yoktur. Örneğin algısı açık her kesin anlayabildiği atasözlerinin başında “armut dibine düşer” “Aç koyma hırsız olur, çok söyleme yüzsüz olur, çok değme arsız olur” “Aslan yattığı yerden belli olur. Vücudunu kirden, ağzını küfürden, kalbini kibirden koru. Temiz bir vicdan kadar yumuşak yastık yoktur. İnsanı elbisesine göre karşılarlar, bilgisine göre ağırlarlar. Tüccarın