Özellikle öğrenciler adına yolculuk yaparken bilgiye erişmek için büyük ihtiyaç olan ücretsiz internet büyük bir nimet diyebiliriz. Peki ama güvenilir mi?
Siber dünyada kahinlik yaparak kazanç elde etme derdinde değilim. Ancak ülkemizde yaşanan ve büyük bir hızla artarak devam eden siber saldırılara değinmek istiyorum. Hatta siber güvenlik başlığının ulusal güvenlik konusu olduğunun ısrarla altını çiziyorum. Siber saldırılar öyle bir hal almış ki, insanlarımız siber saldırıların adeta birer neferi olmuş da haberleri yok.
Eskiden insanlar +18 içerik bulmak için gerçekten çok çalışmak zorundaydı. Ancak günümüzde insanların +18 içeriklere ulaşmasını engellemek adına şimdilerde daha çok çaba sarf etmek gerekiyor…
çocuklarınız sosyal medyada bilgi edinmek için mi bulunuyor yoksa her şeyin kayıt altında olduğunu unutup ileride Kötüye kullanılabilecek birçok görsel, yazı ve video gönderimi mi yapıyor?
Çocuğunuz siber zorbalığa maruz kaldığını size korkmadan ifade edebiliyor mu?
hiç tanımadığınız birine evinizin konumunu veya giriş şifrenizi verir misiniz ?
En çok eleştirilen, bir para biriminin karşılığı olmalıdır ama sanal paranın (bitcoin olarak ifade edeceğim) karşılığı olarak; elektrik ve elektronik donanım ve yazılımlarla, belli bir sürede ortaya çıktığı için direkt sanal paranın kaynağı olarak “elektrik” demek daha anlaşılır olabiliyordu.
İster adına doğal seleksiyon deyin, isterseniz devletlere hem masraflı hem de geri dönüşümü olmayan yaşlıların gözden çıkarılması deyin; kaçınılmaz gerçek şu ki, dijital dünyada geliştirici olmazsanız karantinada kalabilirsiniz. Sosyal devletin ön planda olduğu ve yapay zekanın koştuğu bu dönem, belki de insanların aydınlanması için bir fırsata dönüşecek!
Klasik istihbarat yöntemi olan casusları kullanmak yerine, ülkelerin kendisine ait olan casusları ve teknik altyapılarını kullanmayı daha çok tercih ederler.
Rekabet Kurulu'muz ile Google arasında geçtiğimiz yıllardan beri devam eden büyük bir gerginlik söz konusu. Google’ın “Ettiğim ettik, çaldığım düdük” tavırları nedeniyle AB ve Rusya gibi ülkelerin “Rekabet kurulları” ile de başı dertte. Öncelikle kısaca neler olduğunu hatırlayalım; 20 Eylül 2018: Rekabet Kurumu'nun Google’a kestiği ceza… Rekabet Kurumumuz, 2018 yılının Eylül ayında Google'a “93 milyon TL ceza” kesmişti. Türkiye Rekabet Kurumu’nun "haksız rekabete yol açtığı gerekçesiyle" Google'a ceza kesmesinin hemen ardından, Google’ın Türkiye'deki iş ortaklarına, cihaz üreticilerine ve cihaz satışı yapan GSM operatörlerine mektup gönderdiğini ve 12 Aralık itibariyle Android işletim sistemine sahip cihazların, Android işletim sistemi lisansını iptal ettiğini