Merhabalar,
Uzun bir aradan sonra bloğumda yazı yazabilecek olgunluğa erişen zihnimden (lafı fazla uzatmadan) aktarımlara geçiyorum… (yalnızca antrenman niteliğindedir)
Öncelikle Ülkemizdeki seçim yada dünyada olan hiç bir şeye kayıtsız değilim lakin birileri konuşurken birlerinin de hiç konuşmadan geliştirmesi gerekiyor. Siber güvenliğin önemi o kadar arttı ki bir çok kurum kendi siber güvenlik ekiplerini, yüksek maaş teklifleri ile “vasıfsız eleman ol gel kariyer yap” sloganları ile süsleyip ilanlar verdiler ve sayısını bilmediğim kadar hacker istihdam edildi. Özür diliyorum, hacker adayları…
Yerli Yazılımlar, milli teknolojiler derken aslında Bilişim Seferberliği ilan edileli çok oldu ama hiç kimsenin ağzından dökülen cümlelerde bir türlü “Milli Bilişim Seferberliği” çağrısı duyamadık. Umarım bu makalemden sonra birileri çıkar ve bu sihirli ve faydalı cümleyi kullanır. Gerçi “Milli Bilişim Seferberliği” ilan edileli çok oldu. Siber güvenlik komutanı ve askerleri belli ki çok iyi çalışıyor. Askerleri demişken… Hackerların çalışma şekilleri farklılık gösterse de 1- yalnız çalışırlar 2-hiyerarşik bir yapı olmadan mantıklı konuşanın lider olduğu bir yapıda hareket ederler. Hepsi aslında liderdir ancak yeri geldiğinde konuşurlar. Konuşmadıkları tüm anlarda geliştirir. Evet geliştirir… Hackerlar şapka şapka ayrılsalar da aslında hiç şapka kullanmayan “Geliştirici” yani dünya halkları arasında “Developer” olarak da bilinirler. Tek yaptıkları geliştirmektir. Sanırım hacker olamadım ama iyi bir geliştirici olacağımdan eminim…
Son dönemlerde bir çok süslü ve milli görünen hacker takımlarının aslında o meşhur başkalarına hizmet ettiklerini fark edenler sayesinde “Milli Bilişim Seferberliği” içten içe genci, yaşlısı herkes tarafından desteklenmeye başladı. Okullarda devlet destekli “Robot, 3 boyutlu yazıcı” gibi envayi çeşit atölyeler bir biri ardına faaliyete geçmeye başladı. Ülkemin en ücra köşelerinden lise ve üzeri bir çok okulun yanı sıra ana okulunda da projeler mantar gibi bitmeye başladı. Hakikaten her şey oldukça iyi gidiyor.
Bilindiği üzere ben bir makale yazıyorsam o makale de bir sorun olur ardından eleştiri gelir ve diğer okuduğunuz bir çok makaleden farklı olarak bir de çözümü gelir. Bu güne dek geliştirme, milli yazılım ve milli teknolojiler üzerine eleştirdim ve çözümü ile yazdım. Çok şükür izler olduk.
Devletin verdiği destekler bir de TÜBİTAK idaresinde de mantıklı olsa…
Mantık derken şunu kast ettim;
Kurum ismi vermeye gerek yok ama bir çok kurumda, inanılmaz derecede duvarlar var. Bazen bu duvar tatlı bir bayanın egosu yada bir yöneticinin (idarecinin) ego patlaması nedeni ile abuk subuk haller alıyor ve gençler küsüyor. Ülkeyi terk etmek isteyenler ve terk eden bilim insanları. Küsmeyin gerçekten bu memleket bizim. Siyasi olaylara da takılmayın. Hatta makalemi okusana yada okuyayım mı? dediklerimin bana “okurum ama sonra” yada ” okurum da çok uzun” demeleri sonrası küstüğüm kadar saçma. Küsmeyin Milli Bilişim Seferberliği başladı.
Hakikaten bu ülkede siber güvenlik ve bilişim teknolojileri konusunda kurumlarda görev yapan bir çok yiğit adam var. Onlara denk gelirseniz yani o kadar şanslıysanız, emin olun ki “gözler yalan söylemez” ve kendini belli eder…
Elbette belli bir standart yakalamalıyız ve bu standart bize ait olmalı diyerek nice zaman önce ekilen suyun can suyu olsun bu geniş manalı çözüm önerim. Nasılsa birileri geliştiriyor…
Uğrunda geliştiren varsa vatan, Vatandır… Geliştirme çabasında olan Türk gençlerine selam olsun. Not: ruh yaşı (hissedilen yaş)baz alınmıştır
Pek yakında; %100 Yerli Yazılım yada %100 Milli denilen teknolojilerin maskesi bir bir düşerken, millilik oranları ölçülecek ve bu firmalara beyaz yolda yürmeleri için denetimli serbestlik işletilecek
- Devlete iş yapan, satış yapan her firma, kamu kurumlarına en az 1 adet sosyal sorumluluk projesi kapsamında teknolojiler hediye edecek
- Her kurum içerisinde liyakat sahibi olanlar yine liyakat sahibi olup bilişim teknolojilerinde emin sıfatı olan kişilerden oluşturulacaktır.
- Her Türk genci ya fikrine destek alacak yada fikir desteği alarak, uluslararası standartlarda süreçlerini yönetmesine destek alacaktır.
ve çok daha fazlası seçimlerden hemen sonra…
Bundan sonra fırsat buldukça, literatür taraması ve akademik çalışmalara da deyineceğiz
