adalll

Taksicilik yapmak zorunda kalan Halit’in 24 saatin ardından 12 saatlik vardiyasının 3. günüydü. Gündüz 3 de aracı alıyor ve gece 3’de diğer şoföre teslim etmesi gerekiyordu. Bu süre zarfında aracın kira bedelini, yakıtını çıkartması ilk hedefiydi. Sonra da ne kalırsa Allah bereket versin diyecekti. Aracın parası ve yakıtı çıksın da rezil olmayalım düşüncesiyle ya nasip diyerek bir yolcu alıp gideceği yere bırakıp yeni yolcular aranıyordu. İstanbul’un trafiğinin en yoğun olduğu bir anda, gittiği yönün ters istikametine doğru bir genç ıslık çaldı. Çocukların tipinden biraz ürkmüştü Halit. Paspal ve çok hareketli bir halleri vardı. Çocuklar yolu keserek ağabey dön bu tarafa gideceğiz dediler ve Halit’de hemen döndü.

Çocuklar; Kirazlıtepe başkan sür bakalım.

Halit; nasıl çıkarız bana tarif edin.

Çocuklar; tamam başkan sen sür, der ve elini radyoya uzatarak, arabesk kanalını açar. Şarkıya bağırarak eşlik ediyorlar ve sağdan soldan geçen araçlara küfürler ediyorlardı. Halit’de bir an evvel çocukları bırakıp yeni yolcular alma niyetindeydi.  Başkan şu tekelin önünde dur bakalım diyerek arkada oturan 17 yaşlarındaki çocuk inip öndeki çocuktan para alıp biraları yüklenip geldi. Kendi mahalleleri olduğu herkese selam veren ve rahatlıkla kornaya basan çocuğun tavırlarından belliydi.Başkan bizi sağda indir bakalım eyvallah diyerek parasını ödeyerek araçtan inerler.

Bu sırada Halit’in çok iyi bilmediği bir yer olduğu için, nereye gideyim? Denize doğru ineyim oradan belki bir yolcu çıkar, burada in-cin top oynuyor kalabalık bir yer bulmalıyım diye düşünüyordu. Kimsenin olmadığı zifiri bir karanlığa yakın yokuştan aşağı doğru inen Halit birinin el ettiğini gördü ve hemen durdu.

iyi akşamlar hoş geldiniz. Merhaba hoş bulduk iyi akşamlar.

Ne tarafa efendim? Ataköy’e gideceğim!

Ataköy, bulunulan yerden oldukça uzaktır. Taksici için kazançlı bir yolculuk olacağı da nettir. Ancak Halit, yolcunun metrobüs ile gitmesinin çok daha ucuza mal olacağını bildiği için;

Ağabeyciğim metrobüse mi bırakayım sizi diye sorar. Yolcu da, Siz bilirsiniz. Ataköy’e de götürürseniz taksiyle gitmek daha rahat olur der. Halit’de nasıl isterseniz diyerek köprü trafiğine doğru yola koyulur. Bu sırada asıl işi, iş geliştiriciliği olan Halit hem fikirlerinden bahseder hem de ülkedeki çarpıklıkları ortadan kaldıracak olan çözüm önerilerinden bahseder. Yolcu kullandığı halis cümleler içinde özenle seçtiği kelimeler nedeni ile Halit’in dikkatini çekmişti. Bu sırada trafik ağır ağır ilerliyordu. İstanbul’un meşhur trafikte muz satanlarından birini çağırdı Halit, bu sırada ağabey yermisiniz? diye sordu ama yolcu nazikçe ikramı kabul etmedi. Halit muzcuya ne kadar dedi ve 2si 5 lira yanıtını alınca içinden şöyle dedi; “ulen yolcum olmasa almazdım bu fiyata!” ama dışarıdan yaptığı eylemde 5 lirayı vererek 2 muzu almış oluyordu. Hemen ağabey bak 2 tane aldım bu da senin nasibin deyince yolcu da tebessüm ederek muzu yemeye başladı.

Ağabeycim sizin meslek ne diye soruverdi bir anda Halit. Yolcu da ben hakimim dedi. Halit çok memnun oldum. ilk defa bir hakimle yolculuk ediyorum. Benim başımdan bir olay geçti müsadeniz olursa anlatmak ister, fikrinizi almak isterim dedi ve hakim beyin elbette demesi üzerine, boşanma davasında hakimin karşı tarafa siz bana sen diye hitap etmesi bir yana, benim söylediklerimi hem yanlış tutanağa geçirdi hemde beni azarladı. Zaten konu itibariyle üzücü bir durum. Hakim ne hakla beni azarlar ki? diyerek aslında hakim olması nedeni ile yolcunun taraflı mı tarafsız mı davranacağını merak ediyordu. Yolcu da, tüm söylediklerinizi birebir geçiremez ama özetini geçirebilir demesi üzerine Halit’de ama özetini değil, tamamen söylemediğim cümleleri yazdırdı. Zaten ben zabtı imzalamadım ve hakime şunları söyledim; sayın başkan Yüce Türk Adaletinden arz, sizlerden ise rica edebileceğimizi çok iyi biliyorum. Adil bir yargılama yapmadınız, taraflısınız ve sizleri şikayet etme hakkımı saklı tutuyorum dedim. Bunun üzerine de hakim bak, yürü git nereye şikayet edersen et, istersen reddi hakim talebinde bulun dedi diyerek hakime olan kızgınlığını bu cümleler ile başka bir hakime iletiyordu Halit. Ayrıca şikayet dilekçemi HSYK ve BİMER üzerinden ilettim. Beni adliye başkanı ifadeye çağırdı deyince yolcu da Erkan mı çağırdı seni dedi? Evet diyen Halit şaşırmıştı. Meğer aynı adliyede çalışıyorlarmış. Başından geçen buna benzer bir olayı anlattı ve Erkan beni aradı. Bende davadan çekilmek istediğimi ve karşı taraftan davacı olmadığımı söyledim. Bunlar yaşanan hadiseler malesef. Bir de, sizin başınıza gelen bir dava bizlerin baktığı davalar ise binlerce. Yani kolay değil aklı selim davranmak. Bakın yıllarca himmet diyenler şimdi bir anda kendilerini gizlemeye başladılar dedi. Hakkınızda hayırlısı olsun. Sizin isim neydi diyen hakime benim adım Halit GökTürk diye cevapladı. Halit GökTürk kardeşim benden size bir büyük nashiatı ya da dost tavsiyesi, fazla kurcalamayın bu konuları. Kendinize iyi bakın ben şurada ineyim diyerek vedalaştılar.

Bu sırada Halit’de yolcunun söyledikleri ile kendi cümlelerini zihninde harmanlamaya başladı ve hemen aracı kenara çekip bilgisayarını çıkarttı ve devlet başkanına bilgi notu yazmaya başladı;

Hakimlik mesleği tanımına önce bir göz atalım;

“Devlet ile birey arasında veya bireylerin kendi aralarındaki veya iki idare arasındaki anlaşmazlıklar ile kamu düzenini bozan suçlara ilişkin konuları, Anayasaya, Kanunlara ve hukuka uygun olarak inceleyen, vicdani kanaatine göre ve bağımsız olarak karar veren kişidir”

Bir çok konuda ve konuya ilişkin verilen kararlarda kamu vicdanını rahatsız eden hakim kararlarını çokça görebiliyoruz. Genelde hakimlerin, mecliste kabul edilen kanunların Cumhurbaşkanımızın onaylaması ile yürürlüğe girmesi sonucu hakimlerimiz de bu yasalara uygun karar vermek durumundadırlar. Ayrıca hakim taraflar arasında geçen diyaloglara müdahil olamaz. Tarafların yaşadığı stres ve sorunlara objektif bakarak kararını vermek zorundadır.

Bu makalemde konuya “Hakim” nasıl olmalı diyerek yargıda oluşan sıkıntılara değineceğim. Adaletin bekçili yapan hakimlere saygımız sonsuzdur. Ancak bu yazı ağırlıklı olarak şeytanın bekçiliğini yapan hakimlere de uyarı niteliğindedir.

Bir mahkemede sanıklara ceza veren hakim mağduru senin avukatın nerede? Niye seninle ilgilenmiyor? Sus konuşma artık karar veriyorum diyerek azarlamaya hakkı var mı? Elbette ki yok. Hakimlerin konuya hakim olma zorunluluğu vardır ve yoksa davaya bakmama hakkı vardır. Aldıkları maaş yaptıkları işe nazaran çok az geliyorsa hakimlik mesleğinden feragat edebilirler. Çünkü bu teknoloji çağında herkes gibi hakimlerde akıllı telefonlar kullanıyor. Kimlerle ne gibi iyi ya da kötü ilişkileri var her şey kayıt altında tutuluyor ve şeytanın avukatları ile şeytanın hakimliğine soyunanların kirli iş-ilişkileri açıkça görülebiliyor.

Sayın devlet başkanım, hakimlerin aldığı maaşlar tüm devlet memurları gibi bizlerin vergi ödemeleri ve ticari girişimleri ile karşılanmaktadır. Tıpkı milletvekilleri gibi. Yani bir hakim ben varken vekilin gelsin diyemeceği gibi, bir vekilde vatandaş varken ben senin vekilinim sus diyemez.

Bu doğrultuda, ülkemizin Adalet, eğitim, sağlık gibi hayati önem arz eden organlarından olan Adalet organımızı kanatan hakimlerin şeytanın hakimliğini yapmalarına izin vermeyin. Cumhurbaşkanlığı makamından arz, sizden de rica ediyorum.

diyerek hakimlerin resmi olarak yayımlanan maaş çizelgesini de ekte Cumhurbaşkanlığına gönderir.

Hâkim-Savcı ve bu meslekten sayılanların 15 Ocak 2016 net maaşı

(15 Ocak 2017 maaşları için tıklayınız)

UNVAN DERECE KADEME HİZMET YILI AYLIK NET MAAŞ
*Yargıtay Başkanı

*Danıştay Başkanı

*Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı

*Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı

*Danıştay Başsavcısı

1/4 25 yıl ve üstü 12.192 TL
*Yargıtay Birinci Başkan Vekili

*Danıştay Birinci Başkan Vekili

*Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekili

*Yargıtay Daire Başkanı

*Danıştay Daire Başkanı

*Adalet Bakanlığı Müsteşarı

1/4 25 yıl ve üstü 10.614 TL
*Yargıtay Üyesi

*Danıştay Üyesi

1/4 24 10.276 TL
*Birinci sınıf hâkim ve savcı 1/4 21 9.862 TL
*Birinci sınıfa ayrılmış hâkim ve savcı 1/4 18 8.334 TL
*1. derecede bulunan hâkim ve savcı 1/1 15 7.239 TL
*2. derecede bulunan hâkim ve savcı 2/1 13 7.020 TL
*3. derecede bulunan hâkim ve savcı 3/1 11 6.872 TL
*4. derecede bulunan hâkim ve savcı 4/1 9 6.656 TL
*5. derecede bulunan hâkim ve savcı 5/1 7 6.359 TL
*6. derecede bulunan hâkim ve savcı 6/1 5 6.149 TL
*7. derecede bulunan hâkim ve savcı 7/1 3 5.933 TL
*8. derecede bulunan hâkim ve savcı 8/3 2 5.718 TL
*Hakim/Savcı Adayı 9/1 0 3.994 TL

Aradan geçen 20 günün sonunda, Taksisine binip yeni bir yolcu arayışına çıkan Halit’in aracına arkadan selektörlerle  eski kasa bir araç yanaşır. yol istediğini sanan Halit sağa doğru aracını yanaştırırken sol şeritten gelen motorlu iki kişi ellerindeki uzun namlulu silahlar ile hiç durmadan Halit’e ateş etmeye başlarlar. Halit her ne kadar kurşunlardan kaçmaya çalışsa da bu hain saldırı karşısında ağır yaralar alarak aracın hakimiyetini kaybeder ve bariyerlere çarparak araçla taklalar atıp konuya hakim olmanın bedelini canı ile öder.

Tam yeni bir faili meçhul dosyası daha rafa girmeden sümen altı edilecekti ki, bir anda tüm basın yayın organlarının şeytana hakimlik yapanların isim listelerinin ekranlardan önce sosyal medyada yayınlanması yani halka duyurmaya başlaması halkı galeyana getirmeye başlamıştı. Meğer bizim taksici Halit, bu tip hakimlerin sanıklar ile olan kirli ilişkilerini deşifre etmiş ve kendi hazırladığı güvenlik protokolünden de kimseyi haberdar etmemiş. 72 saat içinde sunucularına erişemez ise,  o güne dek biriken tüm verileri dijital ortamlardan servis etme komutunu otomatik olarak veriyordu. Ülkede wikileaks raporlarına benzer bilgi ve belgelerin yayınlanması sonrası, Halit sayesinde adalet sistemi içerisindeki tüm kriptolar tek tek ayıklanmıştı.  Ülkenin yeni, genç ve dinamik hakimlerinin rol modeli olan Halit, yeni nesil geliştiricilere armağan ettiği “Anında Adalet” projesi” de Halit’in ölümünden 2 yıl sonra tamamlanarak, hakim ve savcıların denetlenebilir olmasını sağlayacak,  denetlenmeye ihtiyaç duymayan adaletin bekçilerinin yetişmesine çok büyük katkı sağlayacaktı.

Günümüzde mahkeme salonlarında hakimlerin arkasında yazan “Adalet Mülkün Temelidir” sözüne bir yenisi olan “Bu mahkeme salonu 24 saat Allah tarafından gözetlenmektedir”  cümlesi eklenmiştir.

Sosyal medyada yayınlanan bir videoda, Halit’in ölmeden 1 hafta kadar önce sorgulandığı ve sorgunun kayıt altına alınmış olduğu görülüyor. Gözünü korkutmaya çalışanların yaptıklarına aldırmadan şöyle haykırıyordu;

“Ulan şerefsiz haysiyetsizler! Sizlerin çocuğunu bıçakladıklarında ya da kızınız boşanacağı sırada da böyle mi yapıyorsunuz? Sizin maaşlarınızı biz veriyoruz. Kimsenin köpeği olmayın, şeytanın hakimi olmayın! Gün gelecek hepiniz gerçek Hakimin Yüce Allah olduğunu anlayacaksınız. Haksızlık karşısında sessiz kalıp taraf tuttunuz ve bana aman da dedirtemez, af da diletemeyeceksiniz, hepinizi deşifre edeceğim” Nerde lan bizim whatsapp kayıtlarımız? ver yoksa buradan canlı çıkamayacaksın. Çıksan bile kardeşine ve ailene iftiralar atıp sizleri yok ederiz.

Kahkahalar atan Halit’in o günlerde ki dik duruşu sayesinde ülkemizde “bilinç düzeyi sıçraması” yaşandı ve şimdi yeni dünya düzeninde Türkiye’den dünyaya yayılan adalet ışığı ile aydınlanmaya devam ediyoruz…

Devlet başkanı ulusa sesleniş konuşmasında ;. Vasiyetin üzerine Kuleli Askeri Lisesi artık Siber Güvenlik ve Bilim Akademisi olarak yenilenmiştir. Bu milletin damarlarında gezen Adalet ve Hakkaniyet genleri ile oynanamayacağını Rahmetli Halit ile bir kez daha gördük…

Mekanın cennet olsun Halit GökTürk

Tags : adalet mülkün temelihakim maaşı ne kadarhakim nasıl olmalıhakimlik mesleğinde aranan özelliklernasıl hakim olunur
Burak Bozkurtlar

The author Burak Bozkurtlar

Siber Güvenilir Türkiye

Leave a Response