Darbe denemesi olduğu gece bir çok kişi beni aradı. Neticede ne kadar derin varsa oturup konuşmuşluğum vardı ve bunu bilenler bana soruyordu.
Ancak en ilginç telefon hayatımın projesi sensin diyen Zafer abiden geldi,
-Burak çok fazla konuşamayacağım Ankara yanıyor. Derhal TRT nin yayınını uydudan kapat!’
ilk başta kulaklarıma inanamadım ama ciddi ciddi bir daha söyledi ve yapamaz mısın ? dedi.
Abi benim öyle bir imkanım yok malesef dedim ve suratıma kapattı telefonu. Malesef Türksat içinde bu yüzden iki şehit verdik…
Hadi diyelim ki biz bunu yaptık bize paralelcisin sen buraya nasıl erişirsin sen kimsin ? demezler mi?
Benim yaptığım neredeyse tüm görüşmelerde devlet olduğunu hatta derin devlet olduğunu dile getirenlere de bizzat sağlık bakanlığı gibi kurumlarda müsteşar olanlara söylediğim her şey aynıydı. Bakın paralel yapı değil paralel delik var. Ya bunu kapatalım yada sizlerde paralelcisiniz diyordum. Öyle ya, sana söylüyorum ben ve diyorum ki bak bunlar bunlar yapılabilir hadi yapalım amacın para kazanmaksa onu da kazan ama şu deliği kapatalım diyordum. Müsteşarından daire başkanına kadar herkes alnımdan öpmek ve hemen raporlamamı istiyordu. Yazdığım raporun haddi hesabı yok. Üstelik raporu alıp Cumhurbaşkanına kendi oğlu hazırlamış gibi sunanlar da oldu. Mesele değil yapılacaklar yapılsın da kahraman oğlu olsun o ayrı… Bu işi yalnızca ben ve benimgibiler yapabilir. Rant için Fortigate, checkpoint vb. platformları kullananlar değil!
Bu arada kime ne mail attıysam o makineler artık benim kontrolümde. Yani kim devletçi kim devletçi görünen hain çok iyi biliyorum. Başıma olurda bir şey gelirse her şey yayınlanacak ve halk neyin ne olduğunu öğrenecek…
Düşünsenize son darbe girişimi whatsapp ile organize edildi. İyide bu kurumlarda kullanılması yasak olan ve bu konuda yayınlanan genelgeye rağmen kullanılan whatsapp değil mi? Var mı alternatifi? yok!
Emniyetçilerin tüm görüşmeleri de whatsapp. Hemde bedava. Bu sayede hangi ekip nerede görev yapıyor ne zaman kim gibi soruların yanıtını gören whatsapp kime çalışıyor acaba? İşin garip tarafı bu konuda genelge var ama hiç kimse takmıyor ve yaptırım da yok…
Mesela Ercan Özçelik Kamu Hastanelerinin birinde bilgi işlem sorumlusu. Bu adam genelgeye aykırı alım yaptı ve bunu Tayyip Erdoğan’a yakınım diyen Sağlık bakanı Müsteşar Yard. Şuayip Birinci de biliyor. Raporu bizzat kendisi istedi. Ayrıca Siber Güvenliğimiz İsraile emanet başlığı ile gazeteye manşet oldu! Peki neden kimse bir önlem almadı? Çünkü Bilişimi bilişimcilere bırakacaksın diyen bir bakan yine iyi niyeti ile güvendi. Peki bunları denetleyen bir birim var mı? yok elbette ki.
Kaş kişi NSA nın sosyal mühendislik ve siber savaş stratejilerinden haberdar. Ancak Ercan Özçelik gibi birileri çıkıp ben şunca üniversite mezunuyum siz kimsiniz gibi konuşur ve icraat sıfır. Bu arada Ercan Özçelik paralelci olarak kara listeye alınan sentim bilişim de genel müdürlük yapmış son anda bir kapak atıp kamu hastanelerine gelmiş.
Bu Ercan benim deşifre ettiğim bir kurban ve daha bir çok paralelci hain ne koltuklarda oturuyor. ( http://www.vahdetgazetesi.com/guncel/siber-guvenligimiz-israile-emanet-h30960.html )
Pek yakında sağlık bakanlığına dava açacağım mesela. Çünkü hem bilgilerimiz 3. kişilerle paylaşılıyor hemde rapor verdiğimiz halde her hangi bir şey yapılmadı.
Ben Fuat Avni gibi nifak tohumları ekmeyeceğim ama nifak tohumlarının meyvelerini yiyenleri her daim deşifre edeceğim.
Şimdilik bu kadar yeter ama ya bu devlet söylediklerime kulak kabartıp yapılması gerekenleri yapacak yada I Phone kullanan tüm devlet personelinin bir gecede nasıl telefonla konuşurken suikaste uğrayacağını görecek ve sonra yav arkadaş sana deli dediydik ama ne yapacağız şimdi diyecekler.
Vazifeyi ihmale sürükleyen merhamet vatana ihanettir…
O yüzden vazifesini ihmal edenlere son uyarılarımız…
Dikkate alın!!!
