Fatih projesi kapsamında çocuklarımıza verilen 700.000 adet tablet vardı biliyorsunuz.
Pek ala bu tabletler çocuklarımızın teknolojiyi takip etmeleri ve kendilerini geliştirmeleri için verildi.
Hatta bu tabletler sayesinde çocuklarımız yeni teknolojilere daha çabuk entegre olacak ve bilgiye kolaylıkla erişecekti.
Bir çok defa gerek MEB daire başkanlığı ile gerekse MEB’in verdiği tabletler için içerik desteği istediği bir çok kişi ve kurumla görüştüm. Zerre sistem olmadan ihaleler düzenlenip içerikler alınmış ve her şey karman çorban. Şimdi her şeye bir kılıf uydurmakta aşırı uzman olduğumuz belli. Kılıfla ne alakası mı var? şöyle ki; Size bir saat hediye edecekler ve fiyatı 300.000$ ama her gittiğiniz yeri bana bildirecek ve istediğimiz an dinleriz seni diyecekler. Sanırım omurga sahibi olan hiç kimse bile bile bu saati asla kabul etmezdi. Ama şimdi para verip sükse yapmak için en iyi, en son çıkan “bu” diyerek alıyoruz. Sonra da aman canım ne olacak diyor ve kim benim veri mi ne yapacak diyoruz… Peki öyle olsun…
Bazı kesimler bana kızabilir ve hatta hiç bir kesime yaranamadığım için de eleştirilebilirim. Hakkınızdır eleştirmek. Ama Paralelci bilişimcilerin tam listesi için tıklayınız!!! diye bir link koysam şuraya apışıp da kalırsınız. Çünkü kariyer, kazanç ve mevki için cemiyet ve cemaatlere üye olanların karşımda konuşma şansları yok. Ben öyle al şu cd yi izle dediğimi yap diyenlerden değilim…
Neden agresif yazdığımı haklı olarak sorgulayabilirsiniz. Efendim, şimdi bu tabletler ve üzerinde koşan uygulamaların çocuklara şimdiki paralelciler tarafından verildiğini düşünürseniz, siz de sinirlenmez miydiniz?
Nasıl bir denetim var bu konuda? Bilen varsa hatta MEB daire başkanlığı bu konuda açıklama yapsın. Tabletler %100 güvenlidir, üzerindeki hiç bir programda kişisel bilgi güvenliği zafiyeti yoktur desinler…
Ayrıca bu tabletlerde servis edilen eğitim programları hangi abiler ve hangi ablalar tarafından kimlerin şartnameleri ile hazırlanmış onları da inceleyip eğer bir zafiyet yoksa bu konuda aileler de bilgilendirilmiş olsun değil mi?
Şimdi “ egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Ayrıca millet devletini korudu.” Bu söylemler her yerde bangır bangır yayınlanıyor. En üst düzey devlet erkanı tarafından dile getiriliyor. İyi de bu devletin bilişim tarafı kimin ellerinde halen daha? Yani sanal dünya dediğimiz sistemler ne alemde?
Yani sistem kuruyorlar sonra kendileri gidip sistem üzerinden paralel yapıya devam mı ediyorlar???
Düşünün lütfen… bu komplo teorisi değil ki, hakikat. Devletin kullandığı işletim sistemi ne? İşlemcisi ne ya? Yok mu bir insan evladı açıklasın? Mesaim bitti benim nöbetteydim birazdan çıkıyorum diyen bir diyanet işleri bilgi işlem sorumlusu ya da basın müşaviri var ya! Oysa o gece daha logları incelemeden bunun basit bir hack olayı olduğunu söyledik ve sakın kurban kesmeyin dedik. Hangi olay mı? Hiç hatırlamak ve hatırlamak istemem ama diyanetin fetva sitesi olarak bilinen platformdan yapılan baba- çocuk konulu fetva konusu…
MEB daire başkanı ile sohbet ettiğimizde DLP için yaklaşık yıllık ödenen 300.000 $ mı 500.000$ mı neydi… 5 yıllık sözleşme ile toplamda 2.500.000 $ paraya bakın lütfen. Üstelik dolarla ne işiniz var ki diye soranlara, benim devletimin dolarla ödediği ve dolaylı olarak vatandaşın ödediği lisans bedelleriyle derdim var…
Yatırımcı olacaktı Aytek Durak abimiz ama bir bilgisayar mühendisine kalkıp Nesne yönelimli programlamayı biliyor musun diyen başka bir mühendisin derinliğinde kaybolup bir anda unuttu vatanı! Burger King franchise daha cazip tabi. Yok zaten bu kafayla 1.000.000 $ versen de iş yapmam diyen geliştiricilerin gerçekliğini ve bilgisizlik hissini tadanlardan biri sadece…
İşin garibi ne biliyor musunuz? Bizden başka yerli diye DLP de çıksa, işletim sistemi de çıksa yalan itibar etmeyin. Biz derken Yüce Türk milletinin Siber Güvenlik Komutanlığından bahsediyoruz…
Peki Fatih projesini kim yaptı? kim yönetiyor? internetten satılan tabletler yerine raspberry pi vereydiniz ya kardeşim niye vermediniz? Böyle devlet memuru olup, böyle daire başkanı olup, böyle müsteşar ve bakan olacaksanız olmayın çünkü paralel sadece bir cemiyet yada cemaat değildir. Paralel bu sistemin devamlılığına müsaade etmektir. Ben konuşurken ve beni dinlerken gözleri dolan devlet erkanına selam olsun…
Devam edeyim mi?
www. yani world wide web den çıktığın müddetçe sistemin takibi ve yönetimindesin. Peki ya www.burakbozkurtlar.com da worls wide web içinde. Madem öyle neden bir internet protokolü yapmıyorsun Burak efendi? neden bir işlemci çıkarmadın da bunca adamı eleştiriyorsun yada işletim sistemi hadi onu da bırak whatsapp, facebook yapsana lan yapsana desenize bana! Sen neden yapmıyorsun desenize bana!!!
Hemen cevap vereyim; derdim ukalalık da değil kolu kırıp koparmakta… Kol kırılsın ama yen içinde kalsın…
Arkadaşım bu gofret mi? konuşulanlar gofret mi ki bunu bir kişi bir başına yapsın! Sen bir kuaför salonunda 30 kişiye aynı anda bakan bir çalışan yada bir süpermarkette tek başına hem kasa hem depo hem yönetim, hem muhasebe yapan gör dün mü? gördün mü kardeşim konuşsana düşünsene bir kere! Herkes işine baksın bizde işimize bakalım diyoruz ama bizim stratejilerimizle, sizin değil!
Biz kim miyiz? Hep unutuyorum dile getirmeyi…
Biz Türk Gençliği ya peki ya siz?
