Her akşam ana haber bültenlerinin yayınlandığı saatlerde, kamu sektöründe çalışıp takdire layık görülen kişi, kurum ve olay bilgisinin paylaşıldığını düşünsenize. Üstelik, bu haberleri sunan sunucunun zekası ve görsel sunumu o kadar etkili görünüyor ki, aday olsa oyumu veririm diyenlerin sayısı da oldukça fazla olabilir. Tabi, kanal sahibi, “bak sadece sunucu olacaksın ve ne benim koltuğuma ne de başkanlık koltuğuna göz dikmek yok he” dese… Yani herkes işini yapsın. Hazır saçma sapan tv dizileri ve programlarına son verilen bir dönemde yaşıyorken, bir de insanların kişisel egolarının kurbanı olmak istemeyiz. Memur olmayın, insiyatif alın sözüne sadık memurların, ana ahber bültenlerinde veya sosyal birçok platformda taktir edilmesi, yeni nesillerin de ufkunu açacak örnek bir yayın olur düşüncesindeyim.
Cüneyt Zapzu’nun da yakın zamanda dile getirdiği “Yapay Zeka ile Hükümet Yönetim Sistemi” üzerine çokça konuşulması gereken bir konu olmakla beraber, halkın tüm kesimlerinin anlayacağı örnekleme ile açıklamaya çalışalım. Mesela sürekli gülen yüzü ile ön planda olan BTK Başkanı yapay zeka olsaydı neler olurdu? İlk olarak BTK’nın yetkileri https://www.btk.gov.tr/kanunlar bağlantısından görüleceği üzere, birçok kanun ile düzenlenmiştir. Şimdi de başkanın yetkilerine bakalım;
Kurul Başkanlığı
Başkan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulunun ve Kurumun başkanıdır.
Kurul Başkanının Görevleri
- Kurul toplantılarının gündemini, gün ve saatini belirlemek, toplantıları idare etmek, gündeme alınmayan başvurular hakkında gerekli işlemleri yapmak ve bunlara ilişkin olarak Kurula bilgi vermek.
- Hizmet birimlerinden gelen önerilere son şeklini vererek Kurula sunmak.
- Kurul kararlarının gereğinin yerine getirilmesini teminen gerekli işlemleri yapmak ve uygulanmasını izlemek.
- Kurumun yıllık bütçesi ile malî tablolarını hazırlamak, kesin hesabı onaylamak.
- Hizmet birimlerinin verimli ve uyumlu bir biçimde çalışmasının en üst düzeyde organizasyonunu ve koordinasyonunu sağlamak.
- Yıllık çalışma planı ve faaliyet raporlarını hazırlamak, amaç ve hedeflere, performans ölçütlerine göre faaliyetlerin değerlendirmesini yapmak.
- Personelin performans ölçütleri hakkında değerlendirmeler yapmak.
- Kurul tarafından atanması öngörülenler dışındaki Kurum personelini atamak.
- Kurum personelinin görevleri sırasında veya görevleri nedeniyle işledikleri suçlarla ilgili soruşturma izni verilip verilmemesine karar vermek.
- Kurum Başkanı adına imzaya yetkili personelin görev ve yetki alanını belirlemek.
- Görevi başında bulunmayan başkan yardımcılarına ve birim yöneticilerine vekâlet edecek personeli görevlendirmek.
- Kurumun Bakanlık ve diğer kuruluşlarla ilişkilerini yürütmek.
- Kurum personelinin yurt içinde geçici görevlendirilmesine karar vermek.
- Sektöre ilişkin konularda inceleme yapılıp yapılmayacağına karar vermek ve ilgili personeli görevlendirmek.
- Kurumun yönetim ve işleyişine ilişkin diğer görevleri yerine getirmek.
Görüldüğü üzere başkanın görevleri arasında kendi kurum ve personeli hakkında çalışmalar yapmak var. Bu çalışmaların tamamı, yine kurulun izlenebilirliği ile yapay zeka aracılığı ile kurgulanabilir. Üstelik, tek masrafı olabildiğince şarj edilmek olacaktır. Tabi, kendi kurumu derken babasının dükkanı anlamında ifade etmedik. Milletin, hükumete verdiği süreli yetki içerisinde, sende al bakalım bu kurumda yöneticilik yap, halkımız memnun olmaz ise yerine başkası gelir. Aslında yakın zaman içerisinde yerine başka biri gelmesi seçeneği yerine, yapay zeka ile, şeffaf, izlenebilen, saçmalamayan, saçmaladığında müdahale edilebilen bir sistemin kurgulanması çok daha mantıklı. Ayrıca ilk başlarda BTK başkanına çok fazla eleştiri getirdiğim için özür diliyorum. Çünkü, başkanın açıklama yapmaktan başka bir özelliği yokmuş. Yani, ey bağlı bulunduğum bakanlık ve hükumet. Benim kullandığım resmi twitter hesabı kullanmam da, açıklama yapmam da benim kurumun itibarını zedeler, benim ve neredeyse tüm hükumet mensubunun kullandığı telefonlar, telefon üreticileri tarafından kolaylıkla bizleri izleyebiliyor, dinleyebiliyor. Bizlere verilen yetki süresince sürekli etkinliklere katıldık, yabancı istihbarat örgütleri tarafından finanse edilen markaların sponsorluğunda etkinlikler düzenleyip, sürekli açıklamalarda bulunduk. Kısacası, bizim bir şey üretmek gibi bir sorumluluğumuz yok. Bu yüzden üretmeden tüketerek, hükumetin bize tanımladığı iş başlıklarında çalışmalarınızı yaptık. Gönüllü olan gençlerein önünü kesip broşür bile göndermedik ki, yapıyor göründüğümüz işler ve çalışıyor görünenlerin kirli çamaşırları gün yüzüne çıkmasın. Hatta https://www.ihbarweb.org.tr/ bağlantısından bize bildirimde bulunun ve zararlı siteleri ihbar edin dediniz ama ihbar sonucu işlem yapamayıp “bilgilerinizi rica ederiz” dediniz. Üstelik Cumhurbaşkanı, Başbakan, Ulaştırma Bakanı ile birlikte fotoğraflar vererek ben güçlüyüm ifadesi de verildi. Kimin, kimin yeğeni olduğu belli olmaz ama asıl mesele şu; yapay zekayı dilinden düşürmeyenler, yapay zekayı Amerikan, İngiliz, İsrail ve daha bir çok ülkenin altyapısı ile kurgularken Türk gençliği olarak bizler sessiz mi kalacağız?
BTK başta olmak üzere bir çok kamu kurumu ve bu kurumlarda çalışan personellerin(yönetici ya da yönetilen fark etmez) kimlerle, ne zaman, ne görüştü ve banka hesaplarında hareketlilik oldu mu? Osmanlı döneminde millet vekili olmak adına ortaya konan kurallara uygun mu bu kişiler? Meslekleri var mı? Öyle silikon vadisinde iş yaptık demekle olmuyor Başkan! Hadi getirsene ülkene silikon vadisinden yatırım alacak kadar değerli ve milli bir proje. Bu ülkede ODTÜ’nün öncülüğünde internetin 25. Yılı kutlanıyor ve klon babalara internetin babası deniyor. Utanmadan HTTP, HTTPS, www gibi protokeller ve milletin internet bahanesi ile dış güçler tarafından sarmalanıp, akıllı telefonlarda bulunan uygulamaları ve hatta siteleri kapatma yetkisi olan BTK, google play ve appstore üzerinde bulunan bir tek uygulamayı kaldıramıyor bile. Yetki ve var ama yeterlilik yok. Şimdi hiç alınma başkan. Senin o gülen yüzünü de ekleyeceğimiz yapay zeka geliyor. Üstelik, tüm harcamalar da takip altında olacak.
Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu en çok sizler dile getiriyorsunuz. Şimdi, milletin vekilinin önünde ön iliklemeyi bırakıp, milletin ta kendisine hürmet etmeye var mısınız?
Özel sektörde, üç kuruş kazanacağım diye devlet teşviklerinden yararlanıp, somut bir teknoloji üretmeyenlerin tek tek deşifre edildiği bu günler, sert geçecek olan yarınlarında habercisidir. Milli ama global ile görüşebilen işlemci, anakart gibi enstümanları geliştir, sonra gel bana rica et. Birbirlerinin önlerinde ceketlerini ilikleyenler, Türk gençliğinin hilal kaşları ve kutup yıldızı olan gözlerine kesintisiz bakabildiğiniz andır, bizlerden destek gördüğünüz an. Aksi halde, Devlet peşinizi bırakmaz ve amcanız, dayınız dahi kurtaramaz sizleri bilesiniz. Vazifeyi ihmale sürükleyen merhamet, vatana ihanettir.
Not: Belirtmekte fayda var. Ben ne BTK ne de başka bir kurumun çalışanı ya da yönetici olmak istemem. Rakip de değilim kimseye. Ancak haksızlık karşısında sessiz kalan şerefini yitirir sözünün sahibi olan Ali’nin ilmin kapısında nöbet tutan bekçilerinden sadece biri ve gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içerisinde bulunanların da, köprüden önceki son çıkış noktasıyım.